Noaa’dan yeni bir interaktif harita, Kuzey Amerika kıyılarında deniz seviyesindeki yükselişi gösteriyor. En büyük artış, yalnızca küresel ısınma nedeniyle değil, Teksas ve Florida arasındaki Meksika Körfezi’nde meydana geliyor.
Yükseliş doğrudan okyanusların ısınmasıyla ilgili
Küresel deniz seviyesi son yüz yılda 15 ila 20 cm yükseldi. Ancak bu yükseliş, dünyanın farklı bölgelerinde eşit veya tutarlı bir şekilde gerçekleşmedi. Amerikan okyanusları ve atmosferi araştırma kuruluşu Noaa, güney eyaletlerinden Alaska’ya kadar çeşitli Amerikan kıyılarındaki su seviyelerindeki artışı izlemek için yeni bir etkileşimli harita yayınladı.
Bu artışın üçte birinin doğrudan okyanusların ısınmasıyla, diğer üçte birinin buzulların ve buzulların erimesiyle ilgili olduğu tahmin edilmektedir. Yükseliş küresel bir olgu ise tüm kıyılarda aynı oranda olmuyor. Aslında başka parametreler de devreye giriyor: deniz tabanının sismik aktivitesi, erozyon, aynı zamanda belirli toprakların çökmesi.
Körfez bölgeleri kıyılarında çok daha hızlı yükseliş
Deniz seviyesindeki artışın en büyük olduğu yer Meksika Körfezi kıyılarında (2019’da Louisiana’da 30 cm’ye kadar), küresel seviyenin çok üzerinde.
Bu bölgenin kıyıları (Texas, Louisiana, Mississippi, Alabama ve Florida), sakinleri akiferlerden (rezervuar kayaları), özellikle Mississippi Nehri’nden su pompaladıkları için yavaş yavaş çöküyor: bu su yok olurken, zemin sıkışır ve batar. deniz seviyesi yükselmeye devam ediyor.
Petrol ve gaz çıkarmaları, toprağın çökmesi üzerinde aynı etkiye sahiptir. Güneyden gelen sıcak bir okyanus akıntısı olan Döngü Akımının etkisi de deniz seviyesinin yükselmesini etkiler.
Alaska’da su seviyelerinde şaşırtıcı bir düşüş
Noaa haritasından alınan veriler Alaska için şaşırtıcı görünebilir, bu da su seviyesinin düştüğünü düşündürür: Alaska’daki topraklar aslında su seviyesinden daha hızlı yükseliyor, bu yüzden sular yükselmeye devam etsin! Buz Devri’nin son büyük buzullarının da ortadan kaybolmasıyla birlikte topraklar yükseliyor.
Noaa’ya göre, El Niño ve La Niña iklim olaylarının da etkisi var. La Niña art arda birkaç yıl boyunca mevcut olduğunda, batı Amerika kıyılarında (Kaliforniya, Oregon, Alaska) deniz seviyesindeki yükselmeyi hafifçe düşürme eğilimindedir ve El Niño’nun art arda bölümleriyle bunun tersi de meydana gelir.
Ancak, Kaliforniya ve Oregon eyaletlerinde büyük buzullar bulunmadığından, deniz seviyesindeki yükselme La Niña fenomeninin sonuçlarıyla dengelenerek devam ediyor: bu bölgede, deniz seviyesindeki su artışı basitçe gezegen ortalaması ile aynı doğrultuda.
Ülkenin kuzeydoğusundaki kıyıların suları (New York’tan Maine’e) ortalamanın biraz üzerinde yükselir: burada da deniz seviyesi El Niño ve La Niña fenomenlerinden ve aynı zamanda jet akımından etkilenir. El Niño yıllarında kuzeydoğuda kar fırtınaları daha sık görülür ve su seviyesinin yükselmesine yardımcı olur. La Niña yıllarında, kar fırtınaları su seviyesini etkilemeden batı Appalachia’yı daha fazla etkiler.
NOAA, küresel ısınmayla ilgili tahminlere ek olarak tüm bu atmosferik ve okyanus parametrelerini hesaba katarak, su seviyesinin önümüzdeki otuz yılda da son yüz yılda olduğu kadar artacağını, yani 25 2050’ye kadar 30 cm’ye.
Kaynak: NOAA